Semahat Arsel, babası Vehbi Koç’un eğitim sevgisini anlattı

Vehbi Koç Vakfı Sohbetleri’nin ilk konuğu olan Vehbi Koç Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı ve Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi Semahat Arsel, vakfın çalışmalarını, Cumhuriyet’in ilk yıllarında Ankara’da geçen çocukluğunu, ailesiyle ilişkilerini ve o dönemin geleneklerini anlattı.

“ATATÜRK’ÜN SEVGİSİ VE KURTARICI İMAJIYLA BÜYÜTÜLDÜK”

Konuşmasında Koç, o yılların Ankarasını anlatırken, “Ankara, Türkiye’nin merkezi ve Cumhuriyetin baş şehri olarak, diğer şehirlere, bilhassa İstanbul’a göre daha kontrollüdür. Benim çocukluğumda Ankara, yeni yeni gelişiyordu ve çok intizamlı ve güzeldi… Karınca, cırcır böceği, kuşlar, kelebekler, öyle yaşardık. Her şey kaliteli ancak muayyen miktarlarda olsun, aşırı hiçbir şey olmasın fikri hakimdi her zaman” dedi.

Hayatımın en büyük acısı diye tanımladığı Mustafa Kemal Atatürk’ün vefatıyla ilgili hissettiklerini de Arsel şu sözlerle anlattı; “O kadar içim yanmıştı ki… Biz Atatürk’ün sevgisi ve kurtarıcı imajıyla büyütülmüştük. Öyle bir kuvveti, öyle bir insanı kaybetmek çok acı. Hayatımın ilk acısıydı, çok acı gelmişti. İstanbul’da ve Ankara’da büyük törenler oldu, sokaklarda insanlar günlerce ağlaştı.”

VEHBİ KOÇ VAKFI NASIL KURULDU?

Gençlik yıllarından itibaren babası Vehbi Koç’un aklında bir vakıf kurma fikri olduğundan bahseden Arsel, ailesinin israftan kaçındığını ve çocuklarına da bunu aşıladığına dikkati çekti.

Vehbi Koç Vakfı’nın kuruluşunu anlatan Arsel, şunları kaydetti:

“İrsi bir durum vardı. Dedem de vakıfçılığa yatkın biriymiş, hatta İbadullah Vakfının kurucularındanmış. Babam, yaşadığı, gördüğü olaylardan hep çok etkilenmiş, ders almış. Vehbi Koç ismi yayılmaya başladıktan sonra, eğitim, sağlık gibi alanlarda kendisinden talepler de çoğalmış. O dönemde Ankara’da okul da yokmuş. ‘Kendi kendime düşündüm, insan evinde okuyamaz, öğretmen olmadan bir şey öğrenemez. O nedenle ben okul yaptırmayı, eğitime daha fazla yardım etmeyi gönlüme ve kafama koydum’ derdi. Öyle de yapmış.”

YATIRIMLAR SÜRDÜRÜLEBİLİR OLMALI

Koç Üniversitesi Semahat Arsel Hemşirelik Eğitim, Uygulama ve Araştırma Merkezi, Koç Okulu ve Türkiye’nin ilk özel müzesi Sadberk Hanım Müzesi’nin kuruluşuna dair bilgiler aktaran Semahat Arsel, eğitim, sağlık ve kültür alanındaki yatırımların sürdürülebilir olması gerektiğine dikkati çekti.

Arsel, “Varlıklı insanlardan okul yaptırmaları yönünde beklenti oluyor. O kişiler de tabii tüm hüsnü niyetiyle bir okul yapıyor. Bir müddet sonra o okulun yeni ihtiyaçları oluyor. Ben de diyorum ki, o okulları yaparken yaşatabilmek için bakımına da belli bir bütçe ayırmak lazım. Vakıf yönetiminin bir görevi de o. Başarı ancak devamlılığını sağlamakla mümkün. Benim en önem verdiğim konu büyük emeklerle yapılan işlerin devamlılığını da sağlayabilmek.” ifadelerini kullandı.

patronlardunyasi.com